16 Haziran 2014 Pazartesi

"Satranç Hayattır"



Hayata en çok benzetilen oyundur satranç. Bir çok yerde, bir çok şekilde rastlarız buna. Belki de benim satrancı bu kadar çok sevmemin sebeplerinden biri de budur.

Satrançta kahramanlar yoktur. Takım oyunudur satranç, ekip işidir. 64 karelik savaş alanında 16 taşınızı, aklınızı, tecrübelerinizi ve pratik zekanızı en iyi ve en hızlı şekilde, eş zamanlı kullanmalısınız. Satranç durarak, düşünerek, acele edilmeden oynanır aslında. Doğru... ama siz yine de hızlı karar alma özelliğinizi geliştirin ki, rakibe düşünecek daha az zaman kalsın. 

Takım oyunu oluşu, akla, tecrübelere, çabuk karar almaya dayalı oluşu hayatın kendisine benzetilmesinin  sadece bir kaç sebebi...

Satrancı hayata benzettiğimiz gibi hayatta da satranç üzerinden benzetmeler yapılır bazen. "Oyun bitince şah da piyon da aynı kutuya konulur" ya da "Hayatının satrancında piyon mu yoksa vezir mi olacaksın" gibi.. 

Herkes kendi oyununu oynar hayatla ama piyon, vezir, şah olarak değil. Taşları oynatan olarak. Herkesin hayatında vezir diyebileceği, şah, kale diyebileceği önemli kişiler vardır. Bazıları ise piyondur. Ama Amerikalı GM Rueben Fine'ın da dediği gibi; "Piyon kaybetmektense parmak kaybetmeyi tercih ederim."


2 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok acımasız bir bakış açısı.. hiç birimiz bilmiyoruz aslında sadece yapılan yanlışları tecrübe edinerek doğru yapmayı öğreniyoruz bence..

      Sil